Saç ekimi, saç köklerinin ‘verici bölge’ olarak adlandırılan vücudun bir kısmından, ‘alıcı bölge’ olara  kullanılır. Bu minimal invaziv prosedürde, saç dökülmesine genetik olarak dirençli (başın arkası gibi) saç köklerini içeren greftler, kel kafair kısmından, ‘alıcı bölge’ olarak bilinen vücudun kel veya kelleşmiş bir bölgesine alındığı cerrahi bir tekniktir.  genetik olarak dirençli (başın arkası 

Fue Tekniği Saç Ekimi

Saç ve sakal operasyonu birçok teknikle gerçekleştirilmektedir. Bu yöntemlerin arasında oldukça popüler olan ‘FUE TEKNİĞİ’ Hairof Diyarbakır uygulamakta olduğu yöntemlerden bir tanesidir. FUE tekniği foliküler birimlerin donör alanından tek tek mikro motor kullanılarak alınması işlemidir.Saç kaybı yaşayan kişilere uygulanan ve kişinin doğal görünümlü, sağlıklı saçlara sahip olmasını sağlayan saç ekim tekniklerinden birisidir. Saçların yoğun olduğu ense bölgesinden alınan saç köklerinin saç kaybı yaşanan bölgelere transfer edilmesi yoluyla uygulanır. Operasyon lokal anestezi ile yapılabileceği gibi sedasyon tekniğiyle de yapılabilir, acı hissi minimum seviyededir. İşlem yaklaşık olarak 6-8 saat aralığında sürer.

Hairof Diyarbakır, hastalarına gerçekçi sonuçlar sunar. Uzman ekibimiz tarafından hastalara greft sayıları ve alınacak sonuç konusunda doğru bilgi verilir. Saç ekimi operasyonundan önce uzmanlar tarafından saç ekimi planlaması yapılmaktadır. Her ne kadar işlem estetik bir operasyon olup sizin ne istediğiniz önemli olsa da uzmanınızın tavsiyelerini göz önünde bulundurmak en doğal sonucu elde etmek için doğru bir tercih olacaktır. Planlama aşamasındaki en önemli noktalardan biri, hastanın baş ve alın bölgesi değerlendirilerek yüze en uygun saç çizgisi oluşturulmasıdır. Saç kökleri kalitesi incelenerek hastaya en gerçekçi sonuç sunulur.

Saç ekimi operasyonun alanında profesyonel uzmanlar tarafından yönetilmesi en önemli adımdır. Hairof Diyarbakır, hastalara operasyonun başarısını doğrudan etkileyen bu kriterler konusunda garanti sunmaktadır. Hairof Diyarbakır’de FUE tekniği ile saç ekimi; hijyenik koşullarda ve operasyonun tüm aşamalarında deneyimli uzmanların gözetimi ile yapılır. Operasyonda kullanılan tüm ekipmanlar steril ve tek kullanımlıktır. Tedavi sürecince hastalara daima gerçekçi yaklaşımlarda bulunulur ve detaylı bilgilendirme yapılır.

Saç ekiminizi birlikte planlayalım ━━━━━━━━━━━━━ veya sorularınız için ekibimize yazın:

Saçını yaş, genetik ya da dış sebeplerden dolayı kaybetmiş olan kişilerin başvuracakları tedavi yöntemi saç ekimi hakkında işte bilinmesi gerekenler…Saç ekimi, son yıllarda oldukça popülerleşti ve rağbet görmeye başladı. Bunun sebebi, tedavi yöntemlerinin gelişmesi ile saç ekiminin artık çok daha kolay ve acısız bir işlem haline gelmesinden kaynaklanıyor. Saç ekiminde son yıllarda en çok kullanılan yöntem olan FUE yöntemi ile kişi rahatlıkla istediği görünüme kavuşabiliyor. 

FUE yönteminde, kafanın belirli bir bölgesinden alınan saç kökleri, saç olmayan bölgelere eklenir. Bunun için saç ekimi öncesi köklerin nakledileceği bölgedeki saçlar, folikül çıkarma yapılmadan önce 1 mm olacak biçimde kısaltılır. Saçların ekileceği alan lokal anestezi ile uyuşturularak saç tellerini saçsız olan kısma nakletme işlemi başlar. Lokal anestezi sayesinde kişi herhangi bir acı ya da ağrı hissetmez. Ayrıca yöntem kesik ya da dikiş içermediği için zaten genel olarak ağrısızdır. Bu şekilde ilerleyen tedavinin süreci ise şu şekilde:

● Ekilen saçlar ilk bir ayın sonunda dökülür.

● Saç ekimi yapıldıktan 2 ya da 3 ay sonra dökülen saçlar yeniden çıkmaya ve uzamaya başlar.

● 6 ay sonra saçlar dikkat çekici bir hal alır ve 1-1,5 yıl sonra da doğal görünüme kavuşur.

● Ekilen saçlar kişinin kendi saçı olduğundan,saçsız bölgede çıkmaya başlayan saçlar, yine kişinin normal saç rengi ve şeklinde olur.

● Ekilen saçlar, dökülmemeye kodlanmış olan saçlı bölgeden alındığı için, nakil sonrası dökülme yaşanmaz.

● Ayrıca mümkün olduğu takdirde 2-3 gün içinde doğal saçlara kavuşturan tıraşsız saç ekimi yöntemi de uygulanabilir.

FUE yöntemi kullanarak, ortalama 1 ile 1,5 yıl içerisinde tedavi sonuç veriyor. Bu tedavinin en olumlu yanı, saçın alındığı alanda herhangi bir kesik ya da dikiş bulunmaz. Bu ameliyat sonrası çok az ağrı yaşanır ve iyileşme süresi de oldukça çabuktur. Sadece nakli yapılacak saç köklerinin alındığı bölgede çiziklere rastlanabilir fakat bunlar da çok çabuk iyileşir.

Fue yöntemiyle saç ekimi işlemi son derece titizlik ve dikkat isteyen bir yöntem olup mutlaka alanında uzman doktorlar tarafından yapılmalıdır. Fue yöntemiyle saç ekiminde hastanın kısa sürede iyileşme görmesi için dikkat etmesi gerektiği bazı hususlar vardır. Fue yöntemiyle saç ekiminde hastanın dikkat etmesi gerektiği hususlar şunlardır: Operasyon günü kesinlikle saçlar yıkanmamalıdır. İlk 3 gün sigara, alkol gibi zararlı maddelerden uzak durulmalıdır. İlk günlerde hasta kendini güneş ışığından korumalıdır. Belirli bir süre ağır aktivitelerden kaçınılmalıdır. Hasta yatış pozisyonlarına oldukça dikkat etmelidir. Doktor tavsiyesi olan ilaçların düzenli kullanılması gereklidir. Saçlar ilk 15 gün olası darbelere karşı korunmalıdır.

Fue saç ekimi nedir? diye sorulduğunda yöntemin içeriği hakkında bilgi vermek yararlı olacaktır. Fue saç ekimi yöntemi dünyada yaygın bir şekilde kullanılan bir saç ekimi yöntemidir. Bu yöntem sırasında kafa derisi üzerinde kesi yapılmaz, deri üzerinde herhangi bir delme işlemi uygulanmaz.

Fue ifadesi, Foliküler Ünite Ekstraksiyonu’nun kısaltmasıdır. Bu yöntem ilk kez 1988 yılında Japonya’da 1 mm’lik punçlarla uygulanmaya başlanmıştır. Yöntemin tıbbi literatürde yer edinmesi 2002 yılına denk gelmektedir.Fue yönteminde; saç kökleri, donör bölge olarak seçilen bölgeden tek tek alınarak yani ciltten ayrılarak istenilen bölgeye implant edilmektedir. Donör bölgeden alınan saç kökleri istenilen bölgeye topluca değil de yine aynı şekilde tek tek ekilmektedir. Bu nedenle de saç köklerinin implantı, bu yöntemin diğer yöntemlere nazaran daha uzun seanslarla yapılmasına yol açmaktadır. Günümüzde bu yöntem punçlardan ziyade mikromotor ile yapılmaktadır.

Fue yöntemi ile saç ekimi çok yaygın olarak kullanılan bir yöntemdir. Bu yöntemin nasıl uygulandığı önemlidir. Yöntem öncelikle, uzman sağlıkçılar tarafından uygulanmalıdır. Aksi durumlarda estetik olmayan bir saç görüntüsü oluşabilecektir.Fue saç ekimi öncesinde kişinin saç alınacak donör bölgedeki saçları 1 mm boyutunda olacak şekilde kısaltılır. Donör bölgeden saç alımı işlemine, saç kısaltma işleminden sonra başlanmaktadır. İşleme başlamadan önce saç ekilecek alan ve saç alınacak donör bölge lokal anestezi ile uyuşturulur. Bu yöntem sırasında kesinlikle genel anestezi uygulanmamaktadır. Ayrıca, herhangi bir cerrahi yöntem de tekniğin kapsamı içerisinde yer almamaktadır.Donor bölge, genellikle iki kulağına arka tarafında kalan ense bölgesi olarak belirlenmektedir. Saç ekimi dışında, bıyık ya da sakal gibi ekim işlemleri de düşünülüyorsa bu durum uzman sağlıkçıya bildirilmelidir. Çünkü donör bölgede yer alan saç kökü ve doku parçaları (greft) sayısı kısıtlıdır.Lokal anestezi uygulandıktan sonra mikro motor ucu, saç kökünü alacak şekilde saç kılının çıkış yönüne doğru getirilerek saç kökü ciltten ayrılmaktadır. İhtiyaç kadar greft alındıktan sonra ekimi istenen bölgeye yine aynı yöntemle saç ekimi işlemi yapılır.

Saçını yaş, genetik ya da dış sebeplerden dolayı kaybetmiş olan kişilerin başvuracakları tedavi yöntemi saç ekimi hakkında işte bilinmesi gerekenler.Saç ekimi, son yıllarda oldukça popülerleşti ve rağbet görmeye başladı. Bunun sebebi, tedavi yöntemlerinin gelişmesi ile saç ekiminin artık çok daha kolay ve acısız bir işlem haline gelmesinden kaynaklanıyor.

Saç ekiminde son yıllarda en çok kullanılan yöntem olan FUE yöntemi ile kişi rahatlıkla istediği görünüme kavuşabiliyor.

FUE yönteminde, kafanın belirli bir bölgesinden alınan saç kökleri, saç olmayan bölgelere eklenir. Bunun için saç ekimi öncesi köklerin nakledileceği bölgedeki saçlar, folikül çıkarma yapılmadan önce 1 mm olacak biçimde kısaltılır. Saçların ekileceği alan lokal anestezi ile uyuşturularak saç tellerini saçsız olan kısma nakletme işlemi başlar. Lokal anestezi sayesinde kişi herhangi bir acı ya da ağrı hissetmez. Ayrıca yöntem kesik ya da dikiş içermediği için zaten genel olarak ağrısızdır. Bu şekilde ilerleyen tedavinin süreci ise şu şekilde:Son 15 yıldır, saç ekimi yöntemleri arasında en çok tercih edilen ve geliştirilen yöntem FUE Tekniği’dir. FUE Tekniği’nde ense bölgesinden saç kökleri teker teker toplanmaktadır. Mikromotor cihazı ya da manuel punch yardımı ile çıkarılan saç kökleri soğuk bir ortamda, özel bir solüsyon ile bekletilmektedir. Saç ekimi yapılacak olan bölge operasyona hazırlandıktan sonra alınan saç kökleri bölgeye yerleştirilmektedir.

FUE Tekniği ile saç kökleri teker teker yerleştirildiği için işlem süresi ekim yapılması gereken saç kökü sayısına bağlı olarak değişmektedir. Bu yöntemle işlem süresi uzuyor olsa da, iyileşme sürecinin daha hızlı gerçekleşmesi ve operasyon sonrası iz kalmaması, tercih edilme nedenleri arasında yer almaktadır.

Saçlı deri elastikiyeti düşük olan hastalarda özellikle FUT yöntemi ile saç ekimi yapılacak ise hastalara bunun arttırılması için egzersizler verilmektedir. Buna saçlı deri strech-germe egzersizleri denilmektedir. Bunun için hasta her iki el ayasını donor alana koyar ve kulaklarına doğru iter ve yukarı aşağı doğru germektedir. Aynı alanı parmakları arasında sıkarakta yapabilmektedir. Günde 2-3 defa 10-20 dakika süre ile 200-300 kez tekrarlamaktadır. Bu egzersizler saç ekiminden 4-8 hafta öncesinde başlanmaktadır.

Ekimden öncesi riskli ve özel hastalarda Anti HIV, HBV, HCV ve diğer riskler konusunda kan tahlilleri istenmektedir.

Saç ekimi öncesi hastadan genel sağlık problemleri ve sürekli kullanılan ilaçlar konusunda mutlaka bilgi alınmalıdır. Bu ilaçların başlanan doktor ile konsülte edilerek kesilmesi yada devam karar verilmelidir. Örneğin şeker ve tansiyon ile kalp ilaçları kesilmeden ekim tarihine kadar devam edilebilir.

Ekim yapılacak gün kafein ve kafein içerikleri alınmamalıdır.( Kahve, çikolata ve kafein içeren gribal ilaçlar ve ağrı kesiciler gibi)

Ekim sonrası hastanın seyahatleri değerlendirilmelidir. Ekim sonrası uçak ile seyahate çıkılacak ise en az 1 gün beklenmelidir.

Saç ekimi uygulaması 2-4 saat sürebilmektedir. Bu süre boyunca hastanın yan ya da karın üzerine yatması gerekebilmektedir. Bu nedenle ekim öncesince mide şikayetleri mutlaka gözden geçirilmelidir.

Ekim yapılacak tarihte normal yemek öğünleri alınmalı ancak gaz problemleri yapabilecek besinlerden uzak durulmalıdır.

Ekimden hemen sonra 12 saat araba kullanımına izin verilmez. Bu nedenle ekim için gelirken arabasız gelmeniz yada yanınızda kullanacak birisinin olmasına dikkat edilmelidir.

Saç ekimi sonrası ekim yapılan ve saçların alındığı alanlarda saç dökülmesinde artış olabilmektedir. Bu amaçla ekim tarihinden 2 hafta önce minoxidil solüsyonlar kullanılmaktadır. Bu ilaç ekim tarihinden 3 gün önce kesilmeli ekimden 1-2 hafta sonra tekrar başlanmalıdır.

Eğer göz lensi kullanıyor ise ekim günü lensler çıkarılarak gelinmelidir.

Saç ekiminde saçları beyaz olan hastalarda saçlarının boyanması istenebilir. Saç boyaması ekim için verilen tarih den 3 gün öncesinde yapılmalıdır.

Operasyona gelirken giyip-çıkarma esnasında başınıza sürtünmeyecek ve rahat giyip çıkarabileceğiniz bir kıyafet tercih edilmelidir. (gömlek,hırka v.b.)

FUT yada FUE de ekim için saçların alındığı donör alana 2-4 saat basınçla kapalı pansuman yapılacaktır. Bu nedenle ekim sonrası kullanılacak ancak çok dar olmayan bir berenin ekim sırasında getirilmesi oldukça pratik olacaktır. Sonraki günler arkadan ayarlanabilir bir şapka kullanmanız gerekebilecektir.

Saç ekiminden 24 saat öncesi sigara azaltılmalı hatta içilmemelidir. Sigara yara iyileşme sürecinizi uzatacak, enfeksiyon ve skar oluşma riskini artıracaktır.

Operasyondan 2 hafta öncesinde Aspirin diğer NSAI ağrı kesiciler kesilmelidir.

Alkol alımı 1 hafta öncesinde azaltılmalı hatta kesilmelidir.

Kanama kontrolü için 3 hafta öncesinde Vit E ve bazı bitkisel kaynaklı ürünler kesilmelidir.

Saç ekimi sonrası ödem ve ağrının azaltılması hatta yara iyileşmesinin hızlanması için saç ekim tarihinden 2 hafta öncesinde arnica, bromelain ve vit C alımına başlanabilir.

İşlemler sırasında ödemin kontrolü için; operasyon öncesi 8 mg prednisolone acetate (depomedrol) kullanımı ve 6 gün öncesinde 30-25-20-15-10-5 mg rejim ile prednisolone acetat başlanmaktadır.

Saç ekimi öncesi enfeksiyon kontrolü için antibiyotikler kullanılabilmektedir. Bu amaçla 300 mg operasyondan 1 saat önce ve 6 saat sonra cefdinir verilmektedir.

Operasyon öncesi akşam ve sabahı saçlar yıkanmalıdır.

Hastanın uygulama öncesi sedasyonu için Diazepam 20 mg operasyon 30 dk öncesi verilmektedir. Sürecin Operasyonu Gerçekleştirecek Hekim ile Planlanması : Operasyon öncesinde dikkat edilmesi gereken ilk nokta; operasyon sürecinin hekim görüşleri dikkate alınarak planlanmasıdır. Operasyon öncesinde yapılacak olan bu planlama, saç ekimi sonrası iyileşme periyodunu ve operasyonunun başarısını doğrudan etkileyeceğinden çıkış noktası olarak kabul edilir. Bunun yanında; saç ekiminden sonra dikkat edilmesi gereken etkenler bu aşamada değerlendirilir ve program bu etkenler göz önünde bulundurularak oluşturulur. Örneğin; saç ekim operasyonu geçiren bir hastanın uzun sayılabilecek bir süre ( uzman tavsiyesi 3 ay ) deniz ve kumdan uzak durması gerekir. Dolayısıyla tatile çıkmadan kısa bir süre önce yaptırılan saç ekim operasyonları planlarınızı ve sağlığınızı alt üst edebilir. Hekim ile iletişimde kalınmasının bir diğer faydası da, saç ekimi operasyonlarında uzman desteğine her an ihtiyaç duyulmasıdır. Yine operasyon öncesindeki süreçte var ise kronik hastalıklar ve alerjen durumların hekime tüm şeffaflıkla iletilmesi gerekir. Bu durum her ne kadar düşük bir ihtimal de olsa, operasyon esnasında gelişmesi muhtemel komplikasyonlara önlem alınmasına yardımcı olur.

Operasyon Öncesi İlaç Kullanımı :  Saç ekimi öncesinde ilaç kullanımıyla ilgili genel bir kısıtlama bulunmamakla birlikte, kan sulandırıcı etkiye sahip ilaçların kullanımından uzak durulması kesin olarak tavsiye edilir. Bu izolasyonun operasyon öncesindeki 7-10 günlük süreç boyunca devam ettirilmesi yeterli olacaktır.

Alkol ve Sigara Kullanımı : Saç ekimi sonrası alkol ve sigara kullanımında olduğu gibi saç ekimi öncesinde de bu iki maddeden kesinlikle uzak durulmalı ve operasyon başarısının pozitif yönde ivmelenmesine zemin hazırlanmalıdır. Kan sulandırıcı ilaçlarda olduğu gibi alkol ve sigarada da operasyon öncesindeki 7-10 günlük süreçte bu iki maddeden uzak durmak yeterlidir.

Operasyon Öncesi Saç Temizliği ve Kıyafet : Operasyon öncesinde saçların yıkanarak saç ekim merkezine saç derisi temizlenerek gelinmesi gerekir. Burada kimyasal içeriği kuvvetli şampuanlardan ziyade doğal şampuanların kullanılması önerilir. Kıyafet kısmında ise dikkate edilmesi gereken; giyinmesi ya da çıkartılması esnasında hiçbir şekilde saç ile temas etmeyecek bir giysinin tercih edilmesi gerektiğidir. Uzmanların bu noktada önerisi ve ısrarının gömlek tarzı kıyafetler olduğunun altı çizilmelidir.

Beslenme : Saç ekimi öncesi beslenmenin kapsamı diğer faktörlere kıyasla daha dardır ve operasyon öncesinde sindirim sistemini zorlayacak besinlerin tüketilmemesi önerilir. Dolayısıyla operasyon öncesinde halk arasında hafif öğün olarak tabir edilen beslenme metodu tercih edilmelidir.

Saçın Kimyasal Maddelerden Uzak Tutulması : Saçın kimyasal maddelerden uzak tutulması yalnızca saç ekimi öncesi için değil saç sağlığı için de oldukça önemli bir noktadır. Operasyon öncesi perspektiften değerlendirme yaparsak; saç kremi, jöle ya da birtakım kimyasal maddeler operasyondan önce kesinlikle saça sürülmemelidir.

Saç ekimi kişinin vücudundan alınan kıl köklerinin baş bölgesine aktarılması için uygulanan cerrahi bir operasyondur. Her cerrahi operasyonda olduğu gibi riskleri bulunmakta, operasyonun başarılı olabilmesi ve kalıcı sonuca ulaşılması için alanında uzman doktorlar tercih edilmeli ve hastane ortamında yapılması gereklidir. Saç ekimi yapan yerler ve saç ekimi fiyatları araştırılırken uzman ekip ve hastane ortamı tercih edilmesi operasyon sırasında oluşabilecek enfeksiyon, yara izi ve istenilen sonucun alınamaması risklerini minimuma indirecektir. Saç ekimi yaptırmayı düşünenler tarafından sıkça sorulardan biri de iyileşmenin ne zaman olacağıdır. Saç ekimi iyileşme süreci kişiden kişiye farklılık gösterse de saç ekiminin bittiği günden iki – üç gün sonrasında hasta tamamen normal yaşantısına dönebilmektedir. Saç ekiminden sonra bölgede bağlayan kabuk on gün içerisinde dökülür. İlk safhada karşılaşılan kızarıklık ve kaşıntı şikayetleri kısa süre içerisinde yok olur. İki – üç ay sonrasında bir şok dökülme evresi yaşanır. Tamamen normal olan bu süreç sonrasında ekilen saçlar uzamaya başlar. Saç ekimi sürecinin tamamlanması yaklaşık bir yıl içerisinde olur. Saç ekimi sonrasında doktorunuz tarafından size iyileşme süreci hakkında verilen bilgilere uymanız tedavinin kalıcı sonuca ulaşmasını sağlar. Saç ekimi iyileşme sürecinde operasyonu yapan doktorun alanında uzman olması büyük rol oynar. Saç ekimi sonrasında iyileşme sürecini hızlandırmak ve başarılı bir sonuç için operasyondan sonra üç gün hafif dik pozisyonda yatmak, fazla ayakta durmamak, güneş altında fazla durmamak, saç ekilen bölgeyi kaşımamak, iki – üç hafta boyunca alkol ve sigaradan uzak durmak ve dinlenmek gereklidir. Hastanemizde saç ekimi operasyonunun yapıldığı gün kontrol amaçlı hastalarımız bir gece hastanemizde misafir edilmekte, takviye oksijen tedavileri ile saç ekimi yapılan bölgede kanlanma hızlandırılarak başarılı bir iyileşme sürecinin ilk adımları atılmaktadır.Yapılan işlem sonrası aşağıda dikkat edeceğiniz maddeler sıralanmıştır. Bunlara uymanız oldukça önemlidir. Bu sayede hem ekilen köklerin sağlıklı bir şekilde tutunabilmesi sağlanacak hem de köklerin topladığı bölge hızlıca iyileşebilecektir.

Saç dökülmesi problemleri ile karşı karşıya olan insanların son çözüm olarak başvurdukları saç ekimi operasyonları, kendi içinde çeşitlere ayrılmaktadır. Uygulama şekli, uygulama süresi vs. gibi farklılıklarla ortaya çıkan saç ekimi yöntemleri, kullanım olarak kişiden kişiye değişiklik göstermektedir. Bu türlerden bir tanesi de her türlü saç ekimi yöntemlerinde başvurulan FUE saç ekimi tekniğidir. Saç dökülmesine karşı kesin ve kalıcı çözüm olarak başvurulan estetik bir operasyondur. FUE tekniği, hemen hemen tüm cerrahlar tarafından kullanılan ve saç ekimi uzmanlarının her birinin mutlaka bildiği saç ekim yöntemidir. Her ne kadar bütün uzmanlar biliyor olsa da hepsinden alınan başarılı sonuç oranı farklı olmaktadır. Saç ekimi önemli bir husustur çünkü sonrasında geri dönüş olmamaktadır. Eğer işlemler bittikten sonra herhangi bir yanlış fark edilirse içinden çıkılması neredeyse imkansız olmaktadır. Saç tasarımı denildiği zaman akla görsellik gelmelidir, çünkü günümüzde saç ekimi yaptıranların büyük çoğunluğu doğallık aramaktadır. Doğal görünümün sağlanması da aslında ön saç çizgisi denilen nokta ile belirlenmektedir. Saç yoğunluğunu belirleyen nokta da direkt burası olduğu için uzman tarafından mutlaka doğru tasarlanmalıdır. Saç ön çizgisinin girintisi ve çıkıntısının nasıl olacağı çok önemlidir ki saç yoğunluğu belirlemede en dikkat edilmesi gereken konu budur. Saçın çoktan aza ilerleyişini orantılı sağlamak da doğal görünüme ve kelliğin görünmemesine önemli ölçüde katkı sağlar.FUE saç ekimi yöntemi, saç ekimi operasyonlarında en sık kullanılan yöntemlerin başında gelmektedir. En büyük avantajı teker teker çıkarılmakta olan köklerin sonralarında herhangi bir iz bırakmamasıdır. Yani kök çıkarma işlemleri sonrasında herhangi bir kök alındığında dair iz olmayacaktır. Hatta kök alınan bölgelerde delikler çok çok küçük olduğundan ortalama 24-48 arasında izler ortadan kaybolacaktır, yani iyileşme tamamlanacaktır.Saç ekimi operasyonlarında çok sayıda teknik kullanılabilmektedir. Kullanılan bu yöntemlerin kiminde saç kökü yönü belirlemek daha kolay olurken kiminde direkt olarak uzmanın profesyonelliği ile alakalıdır. Kafa derisinde kel olan bölgelere ense bölgesinden ya da nadiren göğüsten alınarak eklenen saçlar ile kellik giderilir. Bu ekme işlemini yaparken düzgün ve estetik bir görünüm oluşması için de saç kökünün ekim yönüne çok dikkat edilmelidir. Saç kökleri hem uzunluklarına hem de yönlerine göre doğru kategorilerde ayrılmalıdır ki saç ekimi sonrasında kafada doğru bir görüntü oluşabilsin. Bu ayrıştırma yapılırken de saç köklerine zarar gelmemesine özellikle dikkat edilmelidir. Aksi takdirde doku zararlarında saç kökleri deri tarafından tutulmaz ve bu da başarı oranını düşürür.